Kışın herhangi bir zamanında yaza özlem duyabiliyoruz, her an gelsin diyebiliyoruz. Ancak yazın tam ortasındayken yapacak en iyi şey, paylaşılacak en iyi otel yine deniz oteli. Deniz, daha çok deniz görmek için yanıp tutuşuyoruz biz Akdeniz ülkesi vatandaşları olarak. Yine sizi çok farklı bir otele götürüyorum. Muazzam lüks bir otel yok bu paylaşımda ama sahip olduğu kumsalın ruhuna ve ait olduğu coğrafyaya yakışacak, aynı zamanda sürprizleriyle şaşırtacak dekorasyon detaylarına sahip bir otel var.
Meksika Tulum‘ a uçuyoruz, istikamet Casa Malca Hotel. Detaylı tarihçesine fazla girmeden birkaç ufak dipnot vermek istiyorum. Burası tarihin en büyük uyuşturucu baronu Pablo Escobar‘ a ait bir malikaneymiş ancak bu durum 2003’ te fark edilmiş. Sonrasında da renovasyona alınmış ve sahibinin karakteri kadar şaşırtıcı bir otel olarak kullanılmaya başlanmış.
Bembeyaz kumsalı ve turkuaz denizinden kendinizi alabildiğiniz zamanlarda otelin fotoğraf çekmeyi ve sosyal medyada paylaşmayı sevenler için apayrı bir cennet olduğunu söyleyebilirim. Genel olarak kolonyal dekorasyondan (kolonyal yazım için buraya tık) izler taşısa da salaş kumsal stili ile modern sanat unsurlarının iç içe geçtiği bir kombinasyona sahip.
Lobi alanı ve yatak odalarında her şeyden önce konforlu mobilyalara yer verilmiş. Detaylarda ise çarpıcı ve etkileyici objeler ve aksesuarlar yer alıyor.
Doğanın göbeğinde olduğunuzu unutturmayan malzemeler banyolarda da karşımıza çıkıyor. Doğal taş lavabolar, bez çantalar, hasır sepetler elinizin altında bulunacaklar.
Burada gördüğünüz süslemeler ve dekorasyon detayları ise otelde düzenlenen bir düğün törenine ait. Bir kumsal düğününe yakışacak hafif ve şık detaylar hakim. Düğün fotoğrafları Chelisse Michael‘ a aittir.