Geçen hafta gözümün gönlümün bayram ettiği bir gösteri izledim. Balede tarih yazmış dünyaca ünlü Rus Bolshoi Tiyatrosu İstanbul’daki Kültür Yolu Festivali kapsamında Kuğu Gölü ve Romeo ve Juliet olmak üzere iki ayrı temsille Atatürk Kültür merkezindeydi.
Biletlerini iki ay önceden aldığımız bu organizasyona gitmeyi iple çekiyorduk. Özellikle de kızımın bale öğretmeninin çocukların ne kadar farklı uluslardan temsiller izlemesine verdiği önemi bilince bu gösteri bizde son derece heyecanlı bir bekleyiş yaratmıştı. Her ne kadar gösteri tarihi yaklaşırken yedek kadroları gönderileceği ile ilgili bazı görüşlere denk gelmiş olsak da temsile gittiğimizde bunun böyle olmadığını gördük. Ekip ana kadro (ilaveten Bolshoi orkestrasının da dünyanın en önemli orkestralardan biri olduğunu paylaşmam gerekir )ve baş balerinleri ile gelmişti. Asıl sürprizi ise gösteri öncesi dağıtılan kitapçıklar da baş balerinin ismini görünce yaşadık. Svetlana Zakharova gelmişti. Derin adını görür görmez çığlık attı çünkü Svetlana geçen yıl kendilerine araştırma ödevi olarak verilmişti. Bu kadar tatlı bir denk geliş yaşanabilir mi? Büyük motivasyonla perdenin açılmasını bekledik ve ilk andan itibaren büyülendik.
Büyülenmemize sebep elbette çok uzun süredir bizdeki temsillerde ayrılan bütçelerden dolayı minimalize edilmiş dekor ve kostümlerin tam zıttını görmemizdi. Bu sebeple perde açılır açılmaz çok etkilendik çünkü daha da gösterişli ikincil bir perde karşıladı.
Shakespeare’in en sevdiğim eserlerinden biri olan Romeo ve Juliet‘i uzun zamandır sahnede izlememiştim. Bunun da verdiği motivasyonla 3 saat 10 dakikalık, 3 perdelik temsil boyunca deyim yerindeyse gözümü bile kırpmadım. Ve hatta oyunu bazı replikleri ile çok iyi bilen bir İngiliz dili edebiyatı mezunu olarak sahneler geçtikçe dansçılar ışıklar altında uçuşurken benim de zihnimde replikler uçuştu. Gerçekten çok ama çok keyifli bir gece yaşadık. Bizim temsillerimizin de kırpılmış bütçelere mecbur kalmadığı günlerde daha gösterişli temsiller izleyebiliriz umarım.

Gecenin son sürprizi ise çıkışta sahneye gidenleri gören kızım ve arkadaşlarının da imza ve fotoğraf için Svetlana ile tanışmaya AKM sahnesine koşması oldu. Aşırı yorgundu ve zor konuşuyordu ancak yine de yanına gelen herkesi tüm zarafetiyle karşıladı. Lütfen bu tarz etkinlikleri siz de yakından takip edin ve fırsatını bulduğunuzda mutlaka değerlendirin çünkü insanın ruhunu ve vizyonunu bambaşka yerlere taşıyor.