Bir konsepti bir anlamı olmalı diyorum ya “Muhteşem Oteller” e girecek otelin. İşte nefis bir otel daha. Mevsimlerden kış olunca son birkaç yıldır trend olan iglo otellere ilgi epey artmış durumda. Sosyal medyanın da güçlü etkisi ile neredeyse bu iglo odalardan fotoğraf çekilebilmek ve paylaşabilmek için seyahat edilir duruma gelindi. Bu başka bir tartışma konusu elbette (keşfetmek için seyahat sosyal medya için seyahate karşı) ama benim tanıtmak istediğim otel esasen farklı bir yönüyle daha öne çıkıyor. Rotamızı İsviçre Valais‘ e çeviriyoruz.
Farklı tasarımcıların dizayn ettiği Whitepod Eco Luxury Hotel‘ in adından da anlaşılacağı gibi ekolojik sistem ve doğa ile tatlı bir işbirliği var. Mekanikleşen, dijitalleşen ve motorize bir hale dönüşen hayatlarımızı kısa bir süreliğine de olsa tekrardan doğaya döndürme amacında. Kereste kullanımını azaltmak için elektrikli ısıtıcılardan faydalanma, su ısıtıcılarına zamanlayıcı koyma, duş ve musluklarda enerji tasarruflu kullanımı, yerel kaynak suyun kullanımı, sıkı bir atık ayrıştırma yönetimi, yerel tedarikçilerden mevsimsel gıda temini ve hatta odalarda kullanılan not kağıtlarının sertifikası gibi maddelere kadar inen ciddi bir doğaya saygı duruşu politikasına sahip.
Gidenler bu duruma aykırı noktalar bulur mu bilemiyorum çünkü içinde “lüks” terimi geçiyor ve bu kadar doğaya saygı duruşuna karşın normalden fazla bir lüks vaadi söz konusu. Ama odada kullanılan not defterinin sertifikasına kadar ince bir süzgeçten geçen otel politikasında bir açık bulunabilir mi yine de soru işareti.
Alpler‘ in eteklerinde mis gibi bir doğanın göbeğinde, rüya gibi bir manzaraya karşı gözlerinizi açmak hayatta mutlaka denenmesi gerekenler listenize eklemeye değer bir deneyim.
Husky turları, yürüyüş rotaları ve otelin spasıyla böyle bir tatilde dinlenip arınırken sıkılmaya hiç vakit yok.
Bu arada sadece kışın hizmet vermek yerine benzersiz doğanın tadına 365 gün varmak isteyenler bahar ve yaz aylarını da tercih edebilir. Peki siz nasıl buldunuz oteli? Hadi yazın fikirlerinizi..
